Zorba sanıyorum istisnasız herkesin şevkle okuyacağı bir kitap. Ege’nin o eşsiz havası, birbirinden renkli karakterler, yaşanan olaylar insanı bir anda içine çekiveriyor. Özellikle Zorba’ya aşık olmamak elde değil. Hayatınızı nasıl yaşadığınızı, nasıl bir insan olduğunuzu çokça düşündürtecek size. Birçok şeyi tekrar tekrar sorgulamanıza sebep olacak. Dostluk, aşk, para, yemek, iş ve aklınıza gelebilecek her şeye farklı bir açıdan bakacaksınız.
Zorba yıllardır merak ettiğim, neden bilmem bir türlü okuyamadığım bir kitaptı. Bu yaz, sonunda okuyabildim. İyi ki de yaz aylarına denk getirmişim. Bu kitabı okumak için daha iyi bir zamanlama olamazdı. İmkanınız varsa özellikle Girit’te, o da olmazsa Ege kıyılarında bir yerde okuyun. Hiç imkanınız yoksa parklarda bahçelerde yeşillikler içinde okuyun derim. Biraz ferahlamaya ihtiyacınız olacak.
Zorba, akıcı bir dilde yazılmış, insanı hiç zorlamayan su gibi akan bir kitap. Bir yerinde bile sıkıldığımı hatırlamıyorum. Bu kitap aslında bir şiir ve hatta bir resim gibi, insan doğasını çok iyi ele alıyor. Benim gibi bu zamana kadar okumadıysanız; kalp ve beyin, ruhanilik ve din, cennet ve dünya arasındaki etkileşime merak duyuyor, ilgileniyorsanız Zorba’yı kesinlikle okumanız gerek. Bunlara ilgi duymuyorsanız bile bu enfes eseri, edebiyat aşkı için okumalısınız. Gönlünüze dokunacak bir cümlesi mutlaka olacaktır.
Bir de unutmadan şöyle küçük bir bilgi de vereyim; Nikos Kazancakis 1957 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü bir oy ile Albert Camus karşısında kaybetti. Ancak Albert Camus, Nikos Kazancakis’in ödülü kendisinden yüzlerce kez daha fazla hak ettiğini söylemiş. Zorba’yı okuduktan sonra kendisine hak vermediğimi söyleyemeyeceğim. Zorba’yı sakın es geçmeyin. Keyifle okuyun!
Tanıtım yazısı:
Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis’in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi. Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyük kişiliklerinden biri olarak çok tartışıldı, yanlış bilindi, az sevildi. Zorba adlı bu romanı, onun kendisiyle giriştiği bir tür sessiz hesaplaşma sayılabilir. Geçmişin, elden kayıp giden zamanın ve insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis özyaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. Bu bağlamda ele alınınca, bu roman, Zorba ile yazarın yaşam öykülerinin çizili sınırları arasında sonsuz atkı ve çözgülerle sokunmuş büyülü bir kumaştır, denebilir; baştan sona sürekli bir arayışı, sonu gelmez çabaları yansıtan bir kanaviçedir; insanı arayışın serüvenidir…
Buradan satın alın: Nikos Kazancakis – Zorba
Bu kitapla ne içilir: Şarap
Bu kitapla ne dinlenir: Elbette Zorba!
Kitap yorumu ilk olarak Can’la Bir Sene‘de yayımlanmıştır.