Uzun Vadi – John Steinbeck’ten Öyküler

Uzun Vadi John Steinbeck’in 1938’de yayımlanan bir öykü kitabı. Öyküler de Steinbeck’in doğduğu yerde, California Salinas Vadisi’nde geçiyor. (Kitapta yer alan son öykü Bakire Azize Katy hariç.) John Steinbeck’i en son üniversitede okumuştum diye hatırlıyorum. Bu kadar uzun bir zamandan sonra tekrar okumak çok iyi geldi. Steinbeck’in neden bu kadar efsaneleşmiş bir yazar olduğunu anlamak hiç zor değil inanın.

uzun vadi john steinbeck

Uzun Vadi ve karakterler

Uzun Vadi’de on bir adet öykü yer alıyor ve rahatlıkla söyleyebilirim ki bunlardan en az sekizini büyük bir hayranlıkla okudum ve geriye kalan diğerlerini de çok sevdim. Özellikle Johnny Bear adlı öyküyü sanırım uzunca bir süre unutamayacağım. Belli başlı sahneleri hala tüm renkleriyle aklımda. Steinbeck’in öykülerinin çoğunluğunda karanlık ve oldukça zengin bir şekilde işlenmiş birbirinden enfes karakterler var. En çok hangisine hayran olacağınızı düşünürken bulacaksınız kendinizi bir yerden sonra. Özellikle öykü severlere özellikle öneririm Uzun Vadi’yi. Keyifle!

uzun vadi john steinbeck

Kitabın ilk cümlesi: Kışın koyu gri sis perdesi Salinas Vadisi’nin gökyüzüyle ve dış dünyayla olan ilişkisini kesmişti. (Krizantemler öyküsünden)

Sel Yayınları’ndan çıkan kitabın tanıtım yasızı aşağıda, almak için de buraya: Uzun Vadi – John Steinbeck

Dünya edebiyatının en güçlü kalemlerinden, destansı romanların usta yazarı John Steinbeck bu kez anlatının en zor, en rafine türüne; öyküye yöneliyor. Salinas vadisinin tepelerinden, kanyonlarından, küçük kasabalarından geçerek sıradan insanların küçük, yalın dünyalarından evrensel temalar yaratmayı yine başarıyor.
1930’lar Amerikası’nın hüzünlü ama umutlu, yalnız ama direngen karakterleri; kent ve kır, geçmiş ve gelecek arasındaki çelişkilerle boğuşurken, Steinbeck her zamanki titizliğiyle projeksiyonu yazından çok okura döndürüp, başka tür bir sorgulamaya yöneltiyor. İnsanın yaşadığı coğrafya, zaman ve mekânla ilişkisini incelikli bir biçimde yansıtan öyküler, uzak, farklı ve bir o kadar da benzer dünyaların kapılarını kimi zaman bir çiçek adı, kimi zaman da küçük bir tasvirle açıyor.
Aralarında ödüllü öykülerin bulunduğu, efsanevi Güney Gotiğine de selam duran ve 1938 yılında yayımlanan bu derleme, güncelliğinden hiçbir şey kaybetmeden ilk kez Türkçede…

Bu kitap A’dan Z’ye *Sel okuma projesinden, siz de katılın!

Menüye dön