Three – Valerie Perrin

Three Fransız yazar Valerie Perrin’in Fresh Water for Flowers adlı müthiş kitabından sonra okuduğum ikinci kitabı oldu. Okuduğum ilk kitabı o kadar güzeldi ki Three’den de beklentim çok yüksekti ancak ne yazık ki aradığımı bulamadım. Buna rağmen Three merakla takip ettiğim ve ne kadar iyi yazıldığına hayran kaldığım bir roman oldu.

Three henüz sadece 10 yaşlarındayken okulda tanışan ve tanıştıkları andan itibaren birbirinden ayrılmayan üç arkadaşın hayatlarını anlatıyor. Nina, Etienne ve Adrien neredeyse tüm vakitlerini birlikte geçirirler; bu üçlünün arasına kimse giremez. 1986’da tanıştıkları andan itibaren her şeyi birlikte planlar ve her şeyi birlikte yaşarlar. Ancak elbette zamanla her şey değişir.

Three zamanda atlayarak, bir geçmişi bir geleceği anlatarak ilerliyor. Nina’yı, Etienne’i ve Adrien’i neredeyse her kusurları ve özellikleriyle tanıdığını düşünüyor okur. Ancak bir yerden sonra anlatıcılar birbirine girmeye başlıyor. Romanın sonlarına doğru artık hikayeyi kimin anlattığını bilemezken birden bire yaşadığım o aydınlanma ile Perrin’in nasıl bir deha olduğunu düşündüysem de biraz rahatsız olmadım değil.

Three - Valerie Perrin

Three hakkında konuşması hayli zor kitaplardan biri çünkü asıl özelliklerinden biri öyle büyük bir spoiler ki hakkında konuşursam her şeyi mahvedecekmişim gibi hissediyorum. O yüzden bu kocaman konuyu bir kenara bırakıp karakterleri anlatayım size. Bu üçlünün küçükken okullarında Adrien’in başına bela olan bir öğretmen var mesela; öyle güzel yazılmış, öyle güzel işlenmiş ki adamı tüm gerçekliğiyle karşınızda görüyorsunuz resmen. Az çok hepimizin öğretmen terörüne maruz kalmışlığı vardır; Perrin’in bu karakteri yaratırken “ilham aldığı” öğretmen de umarım cehennemde yanıyordur.

Three üç ana karakter ve onlarca yan karaktere rağmen karakter odaklıdan ziyade hikaye odaklı bir roman. Buna rağmen karakterleri iyi işlediğini belirtmem gerek. Bazılarında sanki karakterle ne yapacağını bilememiş gibi hissetttiysem de genel olarak hepsini sevdim diyebilirim. Edebi açıdan harika olduğu söylenemez ancak yavaş yavaş ilerleyen (ve ne yazık ki bazen fazlaca uzayan), birbirine dolanan ve insanı meraklandıran bir hikayesi var.

Valerie Perrin ile ilk kez tanışacaksanız Fresh Water for Flowers adlı kitabını öneririm. Three ise sizi yoran bir romanın ardından akar gider diye düşünüyorum ancak okumasanız da olur diyeceğim bir roman. Böyle dediğime bakmayın, Perrin’in İngilizce’ye çevrilen her romanını okurum ve hatta bından sonra yayımlanacak kitabını da sabırsızlıkla bekliyorum. Keyifle!

Europe Editions’dan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Three – Valerie Perrin

From the international bestselling author of Fresh Water for Flowers, a beautifully told and suspenseful story about the ties that bind us and the choices that make us who we are.

1986: Adrien, Etienne and Nina are 10 years old when they meet at school and quickly become inseparable. They promise each other they will one day leave their provincial backwater, move to Paris, and never part.

2017: A car is pulled up from the bottom of the lake, a body inside. Virginie, a local journalist with an enigmatic past reports on the case while also reflecting on the relationship between the three friends, who were unusually close when younger but now no longer speak. . As Virginie moves closer to the surprising truth, relationships fray and others are formed.

Valérie Perrin has an unerring gift for delving into life. In Three, she brings readers along with her through a sequence of heart-wrenching events and revelations that span three decades. Three tells a moving story of love and loss, hope and grief, friendship and adversity, and of time as an ineluctable agent of change.

Praise for Fresh Water for Flowers:

“A beautiful, intensely atmospheric bittersweet dream of a book.” Matt Haig

“A funny and moving story of one woman’s belief that everything will turn out right.” Stylist

“Melancholic and yet ebullient…What may on the surface of it appear gloomy and morose, in Perrin’s hands is an appealing indulgence in nature, food and drink, and, above all, friendships.”-The Guardian

← Önceki yazı
Menüye dön