The Office of Gardens and Ponds Didier Decoin’in okuduğum ilk kitabı oldu. Japonya ve Japon kültürü hakkında her şeyi okuma peşinde olduğumdan yazarın bu kitabını görünce kaçırmak istemedim. Açıkça söylemem gerekirse kitabın her şeyden önce kapak tasarımına hayran kaldım, konusuna da şöyle bir göz atınca çok seveceğimi düşündüm. Kitap bittiğindeyse Japon kültürü hakkında daha çok şey bilmeme rağmen, kitabı kapağını sevdiğim kadar sevemediğimi fark ettim.

The Office of Gardens and Ponds
The Office of Gardens and Ponds, usta sazan balığı avcısı Katsuro’nun ölümüyle başlıyor. Katsuro öldüğünde yaşadığı köy Shimae büyük endişeye kapılıyor çünkü usta avcının yakaladığı balıklar saraya veriliyor ve köy de bundan çeşitli faydalar sağlıyor. Bu faydaların devamını sağlamak için Katsuro’nun eşi Miyuki’nin balıkları saraya götürmesi gerekiyor. Köyde balıklar hakkında her şeyi bilen bir tek o kaldığı için saraya balıkları taşımayı kabul ediyor Miyuki. Bundan sonra da asıl hikaye başlıyor. Miyuki’nin yolda yaşadıkları bir yana imparatorluk şehrine vardığında görecekleri okurları da şaşırtıyor.
Konusu, geçtiği yer ve zamanı açısından şahane bir kitap olabilirdi bu ancak sanki yazar Japon kültürü hakkında bildiklerini yazmak isteyip hikayeyi ona göre uydurmuş hissi yarattı bende. Bir de tuhaf fetişler hakkında okumak pek iç açıcı değildi doğrusu. Zevkle okuyamadığım için tüm kalbimle öneremeyeceğim ancak yine de farklı bir kitap olduğu su götürmez.

Quercus’tan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: The Office of Gardens and Ponds – Didier Decoin
A mesmerising fable with a difference, set in Japan over 1000 years ago
For readers of Alessandro Baricco’s Silk, Patrick Süskind’s Perfume and Takashi Hiraide’s The Guest Cat.
The village of Shimae is thrown into turmoil when master carp-catcher Katsuro suddenly drowns in the murky waters of the Kusagawa river. Who now will carry the precious cargo of carp to the Imperial Palace and preserve the crucial patronage that everyone in the village depends upon?
Step forward Miyuki, Katsuro’s grief-struck widow and the only remaining person in the village who knows anything about carp. She alone can undertake the long, perilous journey to the Imperial Palace, balancing the heavy baskets of fish on a pole across her shoulders, and ensure her village’s future.
So Miyuki sets off. Along her way she will encounter a host of remarkable characters, from prostitutes and innkeepers, to warlords and priests with evil in mind. She will endure ambushes and disaster, for the villagers are not the only people fixated on the fate of the eight magnificent carp.
But when she reaches the Office of Gardens and Ponds, Miyuki discovers that the trials of her journey are far from over. For in the Imperial City, nothing is quite as it seems, and beneath a veneer of refinement and ritual, there is an impenetrable barrier of politics and snobbery that Miyuki must overcome if she is to return to Shimae.
Bu kitap Japon Edebiyatı – Bir Ülkeyi Kitaplardan Tanımak projesi kitaplarından biri. Siz de Japon edebiyatı ile daha fazla haşır neşir olmak isterseniz beklerim!