Çocukluğun Soğuk Geceleri – Tezer Özlü

Çocukluğun Soğuk Geceleri Tezer Özlü ile ilk tanıştığım kitap oldu. Çoğu ilkimde olduğu gibi çok geç kalmışım. Neden bilmem elim bile gitmezdi Özlü kitaplarına, bu kitaplar yokmuşçasına davranırdım. Ne şapşallık, ne aptallık! Çocukluğun Soğuk Geceleri’ni okuduktan sonra, yani altmış beş sayfa sonra artık bambaşka biriyim. Geç de olsa okudum ya, artık tamamım. O kocaman eksiklik biraz olsun küçülebildi.

Çocukluğun Soğuk Geceleri - Tezer Özlü

Çocukluğun Soğuk Geceleri’nde kendi hayatını ve klinik yılların anlatıyor Tezer Özlü. Yaşadıklarını okurken bazen lanet ediyor bazen de sıcacık gülümsüyorsunuz, ama içinizde o adını koyamadığınız duygu hep kendini gösteriyor. Dürüstlüğüne, korkmazlığına, hala nasıl da saf nasıl da güzel kaldığına şaşırıyorsunuz. Kısacık kitapla sarıveriyor sizi daha ilk cümlelerden, çünkü hepimizden bahsediyor az çok. Hepimizin çocukluğunun soğuk geceleri var, bu güzelim kitapla anlıyorsunuz. Her yaştan insanın tekrar tekrar okuması gereken kitaplardan biri bu. Siz de eksik kalmayın derim. Mutlaka ve keyifle!

Çocukluğun Soğuk Geceleri - Tezer Özlü

Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Çocukluğun Soğuk Geceleri – Tezer Özlü

Tezer Özlü’nün bu ilk romanı, yaşamın yalnızca başlangıcını oluşturmakla kalmayan, sürekli dönülen, belki de hiç çıkılamayan çocukluğu yansıtıyor. Yetişkinlerin, tıpkı çocukluğa olduğu gibi, farklılığa da aman vermeyen dünyasına karşı yazar anıların çıplak gerçekliğine sığınıyor.Tezer Özlü, Türk edebiyatının nostaljik prensesi.

 

Menüye dön