Şerefe! – Deniz Gürsoy

Şerefe! Deniz Gürsoy’un okuduğum en keyifli ve bilgilendirici kitaplarından biri oldu. Son dönemde alkolle arama çok ciddi bir mesafe koymak zorunda kalmış olsam da (ne yazık ki diyetler alkol ile barışık değil) arada sırada bir iki yudum kaçırmıyor değilim. Bir de elbette alkollü içeceklerin ve kokteyllerin nasıl ortaya çıktığına dair efsaneleri okumaya neden bilmem bayılıyorum.

Şerefe - Deniz Gürsoy

Şerefe!, viski, brendi, rakı, cin, votka, rom, tekila, likör, şarap ve kokteylleri bir güzel anlatmakla kalmayıp üzerine hayli lezzetli tarifler de veriyor. Hepsi adabıyla nasıl içilir onu da anlatıyor. İçkiyle aranız nasıl bilmiyorum ama içmeseniz de haklarında öğrenecekleriniz sizi çok şaşırtabilir. Bazılarının ilaç niyetine kullanılması beni mutlu ediyor mesela ve bahanem oldukça da ilacımı içiyorum. Yeme içme kültürü, öğrenmesi çok zevkli bir şey. Yavaş yavaş bu aleme göz atın derim, içinden çıkamayacaksınız. Başlangıç için en hoş kitaplar da elbette Deniz Gürsoy’dan! Yakında rakı ile ilgili yazdığı başka bir kitabı okuyacağım. O zamana kadar siz bu kitabı alın ve zekle okuyun derim. Keyifle!

Şerefe! - Deniz Gürsoy

Oğlak Yayınları’ndan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Şerefe! – Deniz Gürsoy

“1953 basımlı Akşamcılar adlı kitabın önsözü şu paragrafla başlar: ‘Bu kitapçık ne ilmin kuru kalıplarına dökülmüş pek ciddi ve iddialı bir eserdir, ne de çatık kaşlı bir ahlak hocalığı yapmak sevdasında…’

Bu kitap da, aynı düşüncelerle yazılmıştır. Kitabı bu işin profesyonelleri için hazırlamadım. Ayrıca barmenler ya da evde barı olanlar için bir kokteyl tarifleri kitabı da değil. Amacım, her yaştan amatörün bu kitabı yatağının baş ucuna koyması ve gece yatmadan önce şöyle bir göz atmasıdır.

Yeşilaycılar bu kitaptan hoşlanmayabilir. Yine de şunu belirtmek isterim ki, bu kitabı yazma amacım içki içmeyi özendirmek değil. Burada yapmaya çalıştığım, içenlerin, daha bilerek içmesini ve madem ki, zevk için içiliyor, daha da zevk alarak içilmesini sağlayacak ipuçlarını ve bilgileri aktarmak.

Bu kitapta bütün sert içkiler âdeta birer sahne sanatçısıymış gibi karşımıza çıkıyor. Sıraları geldikçe rollerini sergileyecekler size. Kimi -rom gibi- denizcilik tarihine katkısını kasılarak anlatacak, kimi de -cin gibi- bir zamanlar Londra’da yol açtığı trajik aile facialarının üzüntüsüyle yüzünüze bakacak cesareti bile bulamayacak. Bütün bunları tiyatro sahnesinde izler gibi izleyeceksiniz.

Haydi, zaman geldi! Işıkçı, suflör, barmen ve martı yerini alsın! Perde!”

Bu kitap Oğlak Yayınları ve Ruhu Doyuran Kitaplar’dan biri. Siz de bu okuma projesinde bana katılın; edebiyatın ve yemek kültürünün hayatımıza neler kattığını birlikte keşfedip keyfini çıkaralım.

Menüye dön