Seiobo Orada Aşağıdaydı Macar yazar Laszlo Krasznahorkai’nin okuduğum ilk kitabı ve uzunca bir süre de böyle kalacak. Uzun zamandır beni böylesine zorlayan ve yine de elimden bırakamadığım bir kitap okumamıştım. Gerçekten çok değişik bir deneyimdi. Açıkçası kitabı okurken hakkında ne yazacağımı düşünüp durdum; şimdi de pek bir fikrim yok diyebilirim. Ancak Gün Benderli’nin o enfes çevirisini okumak için bile okunabilir bu kitap.
Seiobo Orada Aşağıdaydı yer yer büyüleyici yer yer de hayli bunaltıcı bir kitap oldu benim için. Bazı bölümleri yazarın cümlelerine hayran kalarak ve neredeyse nefes almadan okudum. Bazı bölümlerde ise ne okuduğumu anlamaya çalışmaktan gına geldi. Cümleler genellikle 5-6 sayfa civarında olduğundan Seiobo Orada Aşağıdaydı bir yerden sonra bana çok uzun, klasik bir şarkı gibi geldi. Bestecisini bilmediğim ancak bazı bölümlerini ilahi bazı bölümlerini deli saçması bulduğum upuzun bir şarkı gibi.

Seiobo Orada Aşağıdaydı’da 17 bölüm var ve bölümler Fibonacci dizisine göre adlandırılmış. Her bölüm birbirinden bağımsız ancak hepsi sanatla ilgili. Ne zamanda ne de yerde bir ortaklık söz konusu; elimizde ortak olan tek şey sanat, güzellik ve biraz da ilahiyat. Hem Avrupa’da hem de Japonya’da farklı farklı mekanlar, sanatçılar ve zaman arasında gidip gelirken, okuduğum onca bilgiyi ne ara sindireceğimi bilemedim. Sık sık ara vermek, cümleleri tekrar okumak durumunda kaldım. Cümleler de en az 5-6 sayfa olduğundan bir yerden sonra işler iyice çığırından çıktı. Ben de kitabın yarısından sonra cümleleri tekrar okumayı bıraktım ve anladığım kadarıyla yola devam ettim. İyi ki öyle yapmışım yoksa bu kitabı asla bitiremezdim çünkü yarısından sonra kitap iyice bilgi ağırlıklı bir serüvene dönüştü.
Seiobo Orada Aşağıdaydı sıra dışı bir kitap ve kesinlikle hepimiz için yazılmadığı ortada. Laszlo Krasznahorkai iyi ki okudum dediğim bir yazar oldu ancak peşinen söylemem gerek, kitabın beni böylesine yoracağını bilseydim kitaplığımda daha çok beklerdi. Ancak başladığımda da elimden bırakamadım bir türlü çünkü böylesine değişik bir şey okumaktan nasıl vazgeçeceğimi bilemedim.
Seiobo Orada Aşağıdaydı bir şekilde dikkatinizi çektiyse ve okumaya niyetliyseniz satın almadan önce mutlaka inceleyin derim. Rastgele bir sayfa açıp bir cümle okuyun, ondan sonra kararınızı verin derim. Keyifle!
Can Yayınları’ndan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Seiobo Orada Aşağıdaydı – Laszlo Krasznahorkai
Japon Tanrıçası Seiobo’nun bahçesinde üç bin yılda bir çiçeğe duran bir şeftali ağacı vardır; meyvesi ölümsüzlük getirir. László Krasznahorkai’nin 2015 Uluslararası Booker Ödüllü sıra dışı romanı Seiobo Orada Aşağıdaydı kusursuzluk peşinde ölümlüler diyarına inen tanrıçanın peşine takılıyor.
Kadim bir Buda heykelinin restorasyon serüveni; atölyesini idare eden usta bir Rönesans ressamı; prova yapan bir Noh oyunu aktörü; köylülere ders veren fanatik bir barok müzik tutkunu; Japonya’nın en kutsal tapınağındaki bir ritüeli bozan turist kafilesi ve av peşinde bir balıkçıl kuşu…Tematik bir bütünlük içinde bir araya gelen bu öykülerden oluşan roman ölümsüz sanat eserleri, yaratım ânı ve kadim ritüellerin peşinde içkinlik, yücelik, gelip geçicilik ve elbette hakikat gibi bugün üstü örtülen olguları irdeliyor.
“Obsesif, deha sahibi…”
– James Wood, The New Yorker
“Krasznahorkai’nin eserlerindeki evrensellik Gogol’ün Ölü Canlar’ıyla yarışır, çağdaş yazındaki sıradankaygıları da misliyle aşar.”
– W. G. Sebald
“Kıyameti anlatan çağdaş bir usta.”
– Susan Sontag
“Onun o uzun ve dolaşık cümleleri beni büyülüyor;yarattığı dünya kasvetli olmasına karşın Nietzsche’nin metafizik avuntu dediği aşkınlığı hissetmemek elde değil.”
– Imre Kertész
Bu kitap Kitaplık Kedisi Reading Challenge 2021 kitaplarından biri. Siz de katılın, 2021 boyunca birbirinden enfes yazarları keşfedip, onların büyüsüne kapılın. 2021 kitaplarla mutlu olacağımız ve edebiyatın nimetlerinden faydalananacağımız bir yıl olsun!

Laszlo Krasznahorkai
Krasznahorkai 1954 yılında sosyal güvenlik uzmanı Júlia Pálinkás ile avukat György Krasznahorkai’nin oğlu olarak dünyaya geldi. 1973-1976 yılları arasında József Attila Üniversitesi’nde hukuk okudu. Üniversite yıllarında Gondolat Könyvkiadó adlı bir yayınevinde çalıştı.
1985 yılında ilk romanı ‘Sátántangó’yu (Şeytan Tangosu) yayımladı. Kitabın elde ettiği başarı sayesinde kısa sürede Macar edebiyatının önemli temsilcilerinden biri haline geldi. 1987 yılında komünist rejimle yönetilen ülkesinin sınırları dışına ilk defa çıkarak Batı Berlin’e gitti. Burada bir yıl boyunca kaldıktan sonra başta Fransa ve İspanya olmak üzere bir süre Batı Avrupa’da kaldı.
İkinci romanı ‘Az ellenállás melankóliája’ Almanya’da büyük başarı elde etti. Yazar, Bestenliste Ödülü’nün sahibi oldu. 1990’lı yılların başlarında ilk defa Çin, Japonya ve Moğolistan’ı ziyaret eden yazar yazacağı sonraki eserlerinde Uzak Doğu felsefesine de yer verdi.
Ünlü Macar yönetmen Béla Tarr’la çok yakın arkadaştır. Yönetmenin çektiği neredeyse bütün filmlerin senaryosu Krasznahorkai imzası taşımaktadır. 1988 yılında ‘Kárhozat’ adlı filmle başlayan bu ortaklık 2011 tarihli ‘A torinói ló’ya (Torino Atı) kadar 5 kez devam etmiştir.
Yazarın 1985 tarihli ve bugüne kadar en çok bilinen eseri olan ‘Şeytan Tangosu’ adlı romanı 2013’te Can Yayınları’ndan yayımlandı.Yazarın 1999 tarihli ‘Savaş ve Savaş’ adlı bir diğer romanı da yine aynı yayınevinden 2014 yılı sonlarında yayımlandı. Seiobo Orada Aşağıdaydı Can Yayınları tarafından yayımlandı.