Paulo Coelho – Akra’da Bulunan Elyazması

Paulo Coelho’nun Kasım 2011’de eline geçen elyazmasının bir kopyası kısa tarihçesiyle ve Coelho’nun çarpıcı anlatımıyla bizlere aktarılıyor. İnsanları iyi bir roman kadar hiçbir şeyin etkileyemeyeceğine inancım sonsuz. Akra’da Bulunan Elyazması ile Paulo Coelho yüzlerce yıllık tarihin önemli bir hazinesini bize en tatmin edici yolla sunuyor.

Kudüs’ün Haçlılar tarafından işgaline saatler kala, şehir meydanında toplanmıştır insanlar Kıpti’yi dinlemek için. Beklenilenin aksine savaştan değil hayattan bahsederler, insanlar sorar bilge Kıpti cevaplar. Önemli olanın yaşamak değil, gerektiği gibi yaşamak oluşuna dikkatleri çeker.

“Peki cevaplar ne işimize yarayacak?” diye sordu kalabalıktan biri.

“Kimileri söylediklerimi yazıya geçirecek. Kimileriyse sözlerimi aklında tutacak. Asıl önemli olan, bu akşam sizlerin dünyanın dört bir yanına dağılarak duyduklarınızı yaymanız. Böyle yaparsanız Kudüs’ün ruhu baki kalır… ve bir gün onu yalnızca bir şehir olarak değil, bilgilerin buluştuğu ve barışın yeniden egemen olduğu bir yer olarak tekrardan inşa edebiliriz.”

paulo coelho akra'da bulunan elyazması

Paulo Coelho sorular ve cevapları

Kendimize çoğu zaman akıllıca sorular sormayız. Sevinçlerimizle ya da acılarımızla yeteri kadar meşgulüzdür zaten. Cevaplar ortada olsa da gerekli sorular olmayınca insan göremez. Bakmakla görmek arasındaki fark gibi. Paulo Coelho’nun bu kitabı işte tam da bu noktada imdadımıza yetişiyor. Sorular, cevaplar kadar sizi düşündürecek ve inanın cevapları çok seveceksiniz. 

Derken komşum Yakub şöyle dedi:

“Bize yenilgiden bahset.”

Kışın dalından kopan bir yaprak kendini soğuğa mağlup düşmüş gibi görür mü?

Ağaç yaprağa şöyle der: “Yaşamın döngüsü bu. Sen öldüğünü sansan da aslında hâlâ benim içimde yaşıyorsun. Senin sayende hayattayım, çünkü solumamı sağladın. Yine senin sayende sevildiğimi hissettim, çünkü yorgun bir yolcuya gölge ettim. Özlerimiz aynı; biz tek bir varlığız.”

Bazen hepimiz durup düşünürüz hayata dair. Küçüklü büyüklü sorunlarla uğraşırken kendimizi, karşımızdakini, evreni, cinselliği, sevgiyi, inanmayı, inanmamayı ve daha birçoğunu sorgularız. Bu kitap, bu anlarda tekrar tekrar sayfalarını karıştırmak isteyeceğiniz bir başucu kitabına dönüşecek. Bizi sakinleştirecek, olaylara daha farklı bakmamızı sağlayacak ve ne olursa olsun daha mutlu kılacak.

Can Yayınları’ndan çıkan kitabı, Emrah İmre’nin akıcı çevirisiyle okuyabilirsiniz.

Kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Paulo Coelho – Akra’da Bulunan Elyazması

Düşman onlardan çok daha üstün, ertesi sabah saldırıya geçecekti.
Halkın çoğunluğu, yenileceklerini bildiği halde, şehirde kalmayı seçti.
O akşam, her yaştan kadınlı erkekli bir grup, Kıpti dedikleri Yunanlı’yı dinlemek için meydanda toplandı.
Kıpti, hiçbir dine mensup değildi; sadece bütün duyduklarını, yarına aktarabilmek için aklında tutmuştu.
Kıpti, yalnızca içinde bulunduğu âna ve Moira denen varlığa inanırdı.
Yarından itibaren şu anda ahenk olarak gördüğümüz şey ahenksizliğe dönüşecek. Mutluluğun yerini matem alacak,” dedi Kıpti.
“Şehrimizi talan edebilirler, ama burada öğrendiklerimizi silemezler. İşte bu yüzden ilmimizin surlarımız, evlerimiz ve sokaklarımızla aynı kaderi paylaşmasına izin veremeyiz… Peki ilim derken neyi kastediyorum?
İlimle, gündelik yaşamın karşımıza çıkardığı zorlukların üstesinden gelerek hayatta kalmamızı sağlayan şeyi kastediyorum.
Yarın bize neler olacağını kimse bilemez… Çünkü her günün iyisi ve kötüsü aynı gün içinde olup biter. Öyleyse dışarıdaki askerleri ve içinizdeki korkuyu unutun…
Bizler şimdi, gündelik yaşamımızdan, yüzleşmek zorunda kaldığımız güçlüklerden bahsedeceğiz,” dedi Kıpti.
Ve sevgiyi, kaybı, yenilgiyi, yalnızlığı sordular ona. Korkuyu, sadakati, cinselliği, geleceği ve kaderi; ona kendilerini nasıl bulacaklarını sordular. Hayatın içinden gelen, cevapları binyıllar boyu değişmeden kalan soruları sordular ona.
Düşmanları beklerken, halk bir meydanda toplandı ve sordu.
Ve Kıpti, onlara cevap verdi.

Menüye dön