Masumiyet Çağı Edith Wharton’un Mihenk Taşı‘ndan sonra okuduğum ikinci kitabı oldu ve bundan sonra diğer kitaplarını da mutlaka okumayı planlıyorum. Bu kitap onca kitap arasında bana o kadar saf, o kadar hoş geldi ki yazarın yarattığı dünyadan kopmamak adına bir süre başka hiçbir şey okumak istemedim. Karakterlerinden New York’un kurallarına kadar her şeyiyle ilgi çekici olan bu kitap eminim birçok okurda da aynı etkiyi gösterecek.
Masumiyet Çağı Edith Wharton’ın beyaz perdeye de aktarılan en çok okunan kitabı. Sosyetenin tek düze ve boğucu kuralları arasında filizlenen imkansız bir aşkı konu alan kitap, New York’un Altın Çağ’ında geçiyor. Trajik bir aşk hikayesi olmasının yanı sıra Amerika ve Avrupa arasındaki farklara da değiniyor. Elit tabakanın ve toplumun bakış açısının zamanla değişmesi, bu değişimin getirdikleri ve insanların bu süreçte yaşadıkları da enfes bir şekilde anlatılıyor. Tüm bunlar ve çok çok çok daha fazlası Wharton’ın inci gibi işlediği karakterleriyle can buluyor. Madam Olenska’dan May ve Archer’a kadar kitapta yer alan her karakter sizde çok büyük izler bırakacak. Modern zamanlarda da yaşanan bu trajik hikayenin hangi karakterine kızıp hangi karakterine kendinizi yakın hissedeceksiniz bakalım? Emin olun hayatınız hakkında çok şey anlatacak, size enfes bir ayna tutacak. Edith Wharton mutlaka okunacaklar listenizde Masumiyet Çağı ile muhakkak girsin derim. Okuduktan sonra filmi izlemeyi de ihmal etmeyin. Keyifle!
Kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Masumiyet Çağı – Edith Wharton
Amerikan Edebiyatının kendisi de bir roman kahramanı gibi “büyük” bir hayat yaşamış önemli romancısı: Edith Wharton. Gerçek romanlar çağı 19. yüzyılın, o romanı roman yapan her şeyi içeren “büyük” romanlarından biri daha… Henüz gururun, onurun, aşkın ve tutkunun parayla kirletilmediği bir yüzyılın, bugün artık hatırlayan kimsenin kalmadığı, Beşinci Cadde’deki bahçeli villalarda, Avrupa kıyafetli beyefendilere beyaz eldivenli uşakların hizmet ettiği, unutulmuş bir New York’un romanı…Bu çağ romanını, ancak “büyük” atmosfer filmlerinin yaratıcısı Martin Scorsese beyaz perdeye aktarabilirdi… öyle de oldu. Filmde, Daniel Day-Levis, Winona Ryder ve Michelle Pfifer oynadı.
Bu kitap Oğlak Yayınları ve Ruhu Doyuran Kitaplar‘dan biri. Siz de bu okuma projesinde bana katılın; edebiyatın ve yemek kültürünün hayatımıza neler kattığını birlikte keşfedip keyfini çıkaralım.