Kıskanmak Nahid Sırrı Örik’in okuduğum ilk kitabı oldu ve bundan sonra da Sultan Hamid Düşerken’i okuyacağım. Sırf böylesi bir yazarla tanıştığım için bile iyi ki şu okuma projesini yapıyorum dedim. Seniha, içinizdeki kıskanç insana biraz daha yakınlaşmanıza sebep olacaksa da ona kızamayacağınız bir karakter olacak.
Kıskanmak Seniha’nın hikayesini anlatıyor. Abisini, abisinin eşini ve etrafında ona eziyet çektiren herkesi kıskanan bir kadın Seniha. Ancak kitap boyunca yaşananlardan sonra kıskançlığından dolayı yaptıklarına kızamadım bile. Hatta ara sıra Seniha az bile yapıyor, ben olsam daha fenasını yapardım diye düşündüm. Negatif bir baş kahraman Seniha, ne sizin ne de bir başkasının sevgisine ihtiyacı var ancak size yine de içten içe onun bir yerlerde haklı olduğunu düşünüp ona hak verecek ve onu seveceksiniz. Sonra da oturup ülkemizdeki kaç kadının bu halde olduğunu düşünecek, sinirlenecek ve etrafınızdaki kadınlara daha bir incelikli davranmak gerek diye düşüneceksiniz. Okuyun bu kitabı. Kıskançlık “hiç ilgi alanınızda olmasa da” okuyun. Keyifle!
Oğlak Yayınları’ndan çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Kıskanmak – Nahid Sırrı Örik
“Kıskanmak… Seniha’nın yüreğinde ilk beliren, kendisini ilk duyuran ve hemen her gün daha fazla gelişip büyüyen his bu olmuştu. Halit’le aralarında sekiz yaş vardı ve onu kıskanmadığı bir zamanı hiç bilmiyordu. Hayatının en eski, en bulanık ve silik hatıraları arasında bile bu kıskançlık her şeye hükmeden bir yer tutuyordu. Hayal meyal hatırladığı zamanlarda da herkes kendisinin kara kuru, Halit’in ise beyaz, sarı saçlı ve mavi gözlü olduklarına bakarak, ‘Bu kız, o oğlan olmalıydı’ demişler, hep ağabeyini okşamışlardı. (…) Çirkinlerin sevilmemeye ve güzeller için feda edilmeye mahkûm bulunduklarını Seniha pek küçük yaşından itibaren bilmiş, anlamıştı.(…) Ağabeyinin çılgın eğlence saatlerinden sonra bitap uyumak üzere evine döndüğü gecelerin ertesi günleri, Seniha onun kahvaltısını hazırlayarak götürdükçe çok kere kendisini uyanmamış bulurdu. Ve bazen başucunda bir dakika durur, Halit’in yarı açık kalmış dudaklarının ancak birkaç saat evvel verdikleri ve aldıkları buseleri kinle, kıskançlıkla, hicapla, nefretle hem de ihtirasla düşünürdü. Ve yüz erkeğin kollarında geçmiş, erkeğin ve zevkin her çeşidini görmüş kadınları belki çıldırtabilen bu erkek vücuduna karşı o kadınların duydukları ihtirasları ve bu erkek vücudundan aldıkları zevkleri düşüne düşüne, bunları düşünmek vaziyet ve mecburiyetinde kala kala, Seniha’nın tahteşşurunda belki çok karışık ve çok gizli buhranlar da olurdu…”
Sultan Hamid Düşerken romanının yazarı Nahid Sırrı Örik’in “kıskançlık” kavramı üzerine yazdığı ve (belki de) dünya da başkahramanı “negatif” olan tek roman!
Bu kitap Oğlak Yayınları ve Ruhu Doyuran Kitaplar‘dan biri. Siz de bu okuma projesinde bana katılın; edebiyatın ve yemek kültürünün hayatımıza neler kattığını birlikte keşfedip keyfini çıkaralım.