Happy Fat – Sofie Hagen, Şişmansanız ya da Şişman Hissediyorsanız Okuyun!

Sofie Hagen’in Happy Fat adlı kitabı bir etkinlikte elime geçti. Bu etkinlik olmasa bu kitaba rastlar mıydım hiç bilmiyorum ama hayatta her şeyin bir nedeni olduğuna inandığımdan bu kitabı okumam gerektiği için o etkinlikle olduğumu anladım. Happy Fat, kendime ve hayata bakış açımı değiştirmemi sağladı. Bunu da yer yer sinir krizi geçirerek yer yer de gülme krizine girerek yaptı. Karşınızda muhakkak okumanız gereken bir kitap var.

Happy Fat Sofie Hagen’in kendi anılarından yola çıkarak, şişmanlık üzerine yazdığı enfes bir kitap. Kısaca özetlemem gerekirse “Fatphobia’ya (kilo fobisi) son verin.” mesajını veriyor Happy Fat. Ancak bunu yaparken diğer bütün ayrımcılığa ve haksızlığa uğramış insanları da yanına alıyor ve herkesin hakkını savunuyor. Hakkının savunulması gereken ne çok insan olduğunu tekrar tekrar fark edince hayattan soğudum biraz. Ancak asıl mesleği komedyenlik olan Sofie Hagen kitabı öyle güzel yazmış ki her şeye ve herkese rağmen okumaya, öğrenmeye ve insan gibi yaşamaya devam etmenizi sağlıyor.

Kilosuyla sorunu olan insanların aslında kilolarıyla değil, kendilerine sorunlu olduğunu söyleyen diğer beyinsizlerle sorunu olduğunu çok net bir şekilde anlatıyor Hagen. Ve bu durumu düzeltmek için okuru konuyla ilgili daha çok bilgi edinmeye ve daha iyi bir insan olmaya özendiriyor.

Happy Fat - Sofie Hagen

Çocukluğundan itibaren kilosu yüzünden yaşadığı onca berbat olayı okumak hiç kolay değil. Kolay değil çünkü kilolu olan her insanın az çok benzer saldırılara maruz kaldığını biliyoruz. Merak etmeyin, hiçbir zaman şişman bir insan olmadıysanız bile eminim size de düzeltmeniz gereken ya da anormal şeyleriniz olduğu söylenmiştir. Belki burnunuz çirkindir ya da poponuz kocamandır. Belki de memeleriniz yok denecek kadar azdır ve erkekten farkınız yoktur. Anlayacağınız, birbirimizle uğraşmayı seviyoruz ama en çok da şişmanlarla uğraşmak kolay geliyor.

Happy Fat’in bana kattıklarını burada anlatmam mümkün değil. Dediğim gibi hem çok güldüm hem çok sinirlendim ve biraz da ağladım. Bazı bölümleri okurken geçmişte yaşadığım ve çoktan unuttuğum şeyler geldi aklıma. Uykularım kaçtı sinirden. Kötü insanların kendi eksikliklerini örtmek için başkalarını “düzeltmeye” çalışmalarından, bunu da “senin iyiliğin için diyorum” melekliğinin ardına sığınarak yapmalarından tiksindiğimi gördüm. Eminim az çok neden bahsettiğimi iliklerinize kadar hissettiniz. Hissetmediniz mi? Buyurun 2 örnek vereyim:

1- Bir arkadaşımla dövmeler üzerine konuşuyoruz. Ben kafaya koydum çünkü dövme yaptıracağım. Modelleri inceliyoruz, arada kahkah kihkih gülüşüyoruz. Hangi dövme nereye yakışır üstüne kafa yoruyoruz. Ben en sonunda diyorum ki tamam, şu dövmeyi koluma yaptıracağım. Karar vermenin o güzelim hissiyle gülümserken karşımda oturan başka bir ‘arkadaş’ “Sen önce bi zayıfla da ondan sonra dövme yaptır.” diyiveriyor. Ben boş boş suratına bakıyorum, dövmeleri incelediğimiz arkadaşım “Ne alaka?” diye sorabiliyor. Cevap şu: “Hayır yani sonradan zayıflarsa dövme bozulur.” Bakar mısınız şu inceliğe? Beni ve yeni dövmemi nasıl da düşünüyor? Hem de şimdiyi geçmiş, geleceği de düşünüyor. Ah canım benim… Bu “ben senin iyiliğin için diyorum” tayfasından.

2- Aradan yıllar geçiyor, ben beslenme ve diyet konusunda bilinçleniyorum. Bu esnada kitaplar okuyorum, doktorları takip ediyorum, spora başlıyorum. Beslenme konusunda ne kadar cahil olduğumu gördüğümden öğrenmelere, kitap okumalara doyamıyorum. Öğrendiklerimi dinlemek isteyen herkesle paylaşıyorum. Ve kilo veriyorum.

Değişimimi başından sonuna (hayretle) takip eden arkadaşlarım var. Bazıları sonuna kadar destek veriyor. Bazıları da “Çok hızlı kilo verdin, hasta mısın yoksa? Bak bir şey olmasın? Bu diyet zararlı olabilir sanki?” diye soruyor. Bunlar da az çok “senin iyiliğin için diyorumculardan. Ancak en kötüsü bunlar değil, en kötüsü sizden kilolu olduğunuz için tiksinen insanlar. Nihayet yeteri kadar zayıfladığıma karar veren zayıf bir ‘arkadaş’ bana aynen şöyle diyor: “Şişmanlık iğrenç bir şey. Bunu herkes kabul etsin.” Artık küçülmüş olan mideme kramp giriyor bu lafı duyunca. “Eskiden iğrenç miydim? Bunu bana nasıl söyler?” diye düşünüyorum. Cevap veremiyorum. Bu da “artık sen de zayıfsın, iğrenç şişkoları birlikte ezebiliriz, aramıza hoş geldin.” tayfasından.

Bu tipler tahmin edeceğiniz üzere artık hayatımda değil. Ancak sadece bunları söyledikleri için değil, genel olarak kötü insanlar oldukları ve başkalarının üzüntüsünden beslendikleri için. Böyle şeyler söyleyenlerin başka konularda neler söyleyebileceğini varın siz düşünün. Kitaba geri dönelim.

Happy Fat, yaşadıklarıma ve kilolu olan herkesin yaşadıklarına gözlerimi açtı. Eskiden sustuğum tüm bu olaylara şimdi bambaşka biçimde baktığım için artık susmayacağım. Ailem ya da arkadaşlarımdan biri (bilerek bilmeyerek) saçmalarsa hemen düzelteceğim; gerekirse herkesi eğiteceğim (elbette sadece değer verdiklerimi, diğerleri kötülüklerinde boğulabilirler). Size de aynını öneririm.

Happy Fat’i okuyun, fat activism ve fatphobia hakkında bilgi edinin. Berbat bir insan olmak yerine iyi, meraklı ve öğrenmeyi seven bir insan olun. Keyifle!

Beslenme ve diyet konusunda bilgilenmek isterseniz bu zaman kadar yazdığım kitaplara şuradan göz atabilirsiniz: beslenme ve diyet.

Happy Fat - Sofie Hagen

Fourth Estate’ten çıkan kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Happy Fat, Taking Up Space in a World That Wants to Shrink You – Sofie Hagen

‘Perfect, kind, hilarious and persuasive’ Lena Dunham

‘I am a fat person and I love my body. I feel lucky to be able to say that – it has taken a lot of work and a lot of time. I want to tell you what I have learned and how I got here.’

In Happy Fat, comedian Sofie Hagen shares how she removed fatphobic influences from her daily life and found self-acceptance in a world where judgement and discrimination are rife.

From shame and sex to airplane seats, love and getting stuck in public toilets, Sofie provides practical tips for readers – drawing wisdom from other Fat Liberation champions along the way.

Part memoir, part social commentary, Happy Fat is a funny, angry and impassioned look at how taking up space in a culture that is desperate to reduce you can be radical, emboldening and life-changing. 

Happy Fat - Sofie Hagen
Menüye dön