Ermanno Cavazzoni – Budalalar Takvimi

Budalalar Takvimi daha önce hiç duymadığım Ermanno Cavazzoni adlı şahane bir İtalyan’ın öykü kitabı. Ailemi ziyarete geldiğimden beri kitaplıklarını sürekli karıştırıyorum ve karıştırdıkça da böyle küçük hazinelere rastlıyorum. Budalalar Takvimi’ni daha okumadan seveceğimi de çok iyi biliyordum çünkü tanıtım yazısını Ferhan Şensoy yazmış. Tahmin ettiğim gibi de oldu; Ermanno Cavazzo’nin öyküleri kara mizahın en iyi örneklerinden.

Budalalar Takvimi Ermanno Cavazzoni

Kara mizah özellikle okumaya çalıştığım ve özellikle sevdiğim bir tür değil ancak bazı zamanlarda (bkz: kapatılan Twitter’a bakanların girdiği zamanlar) çok iyi gidiyor! Kah sinirlendirip kah güldüren bir öykü kitabı bu. Ben hepsine teker teker bayıldım, kimisine  çok güldüm; kimisi bana alışık olduğumuz, gündemimizden inmeyen aptalları anımsattı; kimisini de yüksek sesle aileme okudum. Öyküler o kadar kısa ki, kitap daha tadına varamadan bitiryor.

Budalalar Takvimi Ermanno Cavazzoni
Ermanno Cavazzoni

1947 doğumlu Ermanno Cavazzoni Bologna’da yaşıyor ve Bologna Üniversitesi’nde estetik dersleri veriyor. Çalışmalarıyla birçok ödül almış ve çeşitli dillere çevrilmiş. Ferhan Şensoy olmasa belki de asla tanıyamayacaktık. Sakın kaçırmayın derim. Keyifle!

Budalalar Takvimi’nin Ferhan Şensoy’dan tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya!

1996 Ocak ayının 29. günü Paris’te tiyatro kitapçısından bir sürü kitap aldım, bindim metroya, dipte zula bir yer buldum, yerleştim, başladım yeni aldığım kitapları kurcalamaya. En meraklandığım, adını sanını duymadığım İtalyan yazar Ermanno Cavazzoni, Kitabın Fransızca ismi “Budalalar Takvimi” 31 çeken bir ayın her günü için bir öykü, bir tür saatsiz maarif takvimi ve fakat çok farklı budalalıklardan söz ediyor. Hepsi de insanı hafif sinirlendirerek, beklenmedik gülme krizlerine sokan şaşırtıcı aptallıklar örneği; insanoğlunun budala yanının, oraya garip bir yerden bakarak, ince bir kara mizahla önümüze seriyor. Bütün kişileri, eziyet çekiyor, yaşamı göğüslüyor ve uyumsuz saplantılar, bunların uzantısı düşler peşinde koşuyor, sürükleniyorlar. Bir otomobile uçmak isteyen adam, yaşı olmayan orospu, yalnız gökyüzünde olup bitenlerle ilgilenen ve her türlü felaketi oradan bekleyen insanlar, kendi resminden hiçbir şey anlamayan bir ressam… Paris’in altını dolaşıyoruz yeni tanıştığım bir yazarla. İtalya’da halen Bologna Üniversitesi’nde edebiyat dersleri veren Ermanno Cavazzoni’nin Ayetkisindekilerin Şiiri” isimli romanı da Fellini’nin son filmi “La Voce Della Luna”nın senaryosunu oluşturmuş. Elimdeki kitabın İtalyanca özgün ismi “Vite Brevi Di Idioti” yani “Budalaların Kısa Yaşamı”. Ancak lafın dibinde “Budalanın Kısa Yaşamı”, ancak lafın dibinde “Budalanın Ömrü Kısa Olur” anlamı var, bu yüzden 31 günlük bir takvim biçiminde yazılmış kitap, öykülere önsöz oluşturan “Okuyucuya” isimli bölümde; “Bir aylık bir takvimdir bu; oradaki her gün bize eziyet çeken ve haz duyan, geleneksel basılmış, 1996’da Fransızcaya çevrilmiş. Dalıp gidiyorum bu uçuk öykülere, ineceğim metro istasyonunu kaçırıyorum, farkına varıyorum, boş veriyorum, son durakta inip ters yönde bir metroya biniyoruz adamım Cavazzoni ile, ikimiz tek metro biletiyle…Paris’te kaldığım diğer günler, değişik kitapçılarda başka kitaplarını, özellikle “Ayetkisindekilerin Şiiri” romanını arıyor, bulamıyorum. Parisli kitapçılar da pek tanımıyorlar onu.1997 Tüyap Kitap Fuarı’nda sevgili Eren Cendey ile tanışıyoruz. İtalyancadan dilimize çevirdiği kitaplarını sunuyor bana. Ona Cavazzoni’den söz ediyorum, tanımıyor. Onları tanıştırıyorum ve Eren Cendey bu çok çarpıcı çağdaş yazarı okurumuzla tanıştırıyor.

– Ferhan Şensoy

Menüye dön