Onca Yoksulluk Varken (La vie devant soi), bir kitapçıda dolanırken kasadaki çalışanla ettiğimiz muhabbet sonucu aldığım ve bitmek bilmeyen öneriler sonucunda okuduğum bir kitap oldu. Romain Gary adlı yazarın Emile Ajar takma adıyla yayınladığı roman Goncourt Ödülü’ne layık görüldü. Yazara neden başka bir isimle bu romanı yayınladıklarını sorduklarında kendim olmaktan sıkılmıştım demesi de hayli ilginç.Goncourt Ödülü aslında bir yazara sadece bir kez verilirken, Romain Gary Emile Ajar ismiyle bu ödülü iki kez almış oldu. Öncesinde kendi ismiyle 1956 yılında Cennetin Kökleri romanıyla bu ödülü zaten almıştı. Ancak intihar notunda bu durumu belirtene kadar kimsenin haberi yoktu.
Onca Yoksulluk Varken annesi kendini “kıçıyla savunan” ve babası da deli olan Momo’nun hikayesini anlatıyor. Momo hayat kadınlarının çocukları olmasının yasak olduğu Fransa’da bir kadına bırakılıyor. Bu kadın da Madame Rose. 68 yaşında, birçok hastalığa sahip, Auschwitz’ten kurtulabilmiş, emekli bir hayat kadını.
Momo ve Madame Rose arasında sıradışı bir ilişki var. Momo’nun ailesinden herhangi bir para alamasa da Madame Rose Momo’yu ilerde kendine bakabileceği düşüncesi ve onu çok sevdiği için yanında tutuyor. Momo da Madame Rose’dan başka kimsesi olmadığından ve yaşına göre hemen büyümüş bir çocuk olduğundan ölene kadar onun yanında kalıyor ve geçimlerine yardım ediyor. Bu esnada çevrelerindeki insanları, yaşananları da müthiş bir dille anlatıyor Romain Gary. Momo ile o mahallelerde geziyor, Madame Rose gibi Hitler’den korkuyor ve biraz daha insan oluyorsunuz.
Şimdi kitabın özetini böyle anlatmış olsam da okurken neler yaşadığımı bir ben bilirim. Bir yandan üzülürken bir yandan gülmeme sebep olan nadir kitaplardan bu. Dinlerin, çürümenin, umutsuzluğun, dünyadaki tüm kötülüklerin hepsi bu kitapta toplanmış gibi sanki. Yine de Romain Gary hayatın öyle hemen vazgeçilebilecek bir şey olmadığının üstünü çiziyor. Çirkinlerin de her şeye rağmen sevilebileceğini, neyin neden önemli olduğunu müthiş bir hikayeyle anlatıyor. Onca Yoksulluk Varken öyle bir kitap ki, herkes mutlaka bir yerinden tutulacak, bırakamayacak. En kısa zamanda mutlaka okuyun derim.
Kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Onca Yoksulluk Varken. Keyifle!
1975’te Fransa’nın en prestijli edebiyat ödüllerinden Goncourt Ödülü’ne layık görülen “Onca Yoksulluk Varken”, bir hayat kadınının oğlu olan Arap bir çocuğun, fahişe çocuklarına bakan Yahudi Madam Rosa’yla birlikte geçen hayatını anlatır. Ve aynı ödülü 1956’da “Cennetin Kökleri” kitabıyla kazanmış olan Romain Gary’nin, daha sonra açıkladığı üzere, “Yalnızca kendim olmaktan bıkmıştım,” gerekçesiyle ‘Emile Ajar’ müstear adıyla yayınlamış olduğu bir romandır.