Banana Yoshimoto (asıl adı Mahoko Yoshimoto), oldukça ünlü çağdaş Japon yazarlarından biri. Banana ismini hem çok şirin bulduğundan hem de muz çiçeklerini çok sevdiğinden dolayı almış. İlham aldığı yazarlar arasında Stephen King (korku romanları dışındaki çalışmaları), Truman Capote ve Isaac Bashevis Singer bulunuyor. Çok sade bir yaşamı olan ve hayatını olabildiğince gizli tutmaya çalışan Banana Yoshimoto, Kitchen adlı romanı ile sevdiğim yazarlar arasındaki yerini aldı. Japon olmasının etkisi büyük olsa da, Kitchen gerçekten herkesin okuması gereken, huzur dolu bir kitap.
Banana Yoshimoto ve huzur
Bir kadın olarak ilk önce pembe kapağına vurulduğum kitap, kadın gözünden hayatın zorluklarını (kendince) samimi ve hoş bir dille anlattığından daha bir pembeleşti gözümde. Zaten minicik bir kitap olduğundan bir çırpıda okuyabiliyorsunuz. Hikaye ve karakterler de sizi içine içine çekiyor. Kitap bittiğinde, güzel bir günün akşamında denize karşı rakı içer gibi hissetmiştim. İnsanı mutlu etme gücüne sahip bir kitap bu. Hem edebi olarak çok zevk alıyorsunuz, hem de konuya hemen giriveriyorsunuz. Adı neden mutfak peki? Evin belirli mekanlarını daha bir sıcak bulur ve orada daha çok zaman geçirmekten daha çok zevk alırız nedense. Ana karakterin favori mekanı da benimki gibi mutfak. İkimiz de mutfakların ev ve ahalisi ile ilgili çok şey anlattığını düşünüyoruz. Bu bile aslında kitabı sevmeme yetti diyebilirim. Siz de mutfak hakkında böyle düşünüyorsanız mutlaka okuyun. Böyle düşünmüyorsanız bile Banana Yoshimoto’nun bu bol ödüllü kitabını okumak için aslında pek bahaneye ihtiyacınız olmadığını söyleyebilirim.
Kimler okusun?
Modern Japon edebiyatını merak edenler, çok vaktim yok kısa bir şeyler okumak istiyorum diyenler okuyabilir.
Kimler okumasın?
Travestilerden korkan travestiler okumasın.
Kitabın tanıtım yazısı aşağıda, almak için de buraya: Banana Yoshimoto – Mutfak
“Mutfak” anneler, transseksüellik, sevdiğini kaybetme, mutfaklar, aşk, trajedi ve çağdaş Japonya’da özgür ruhlu iki kadının aklına gelen terimleri içeren iki öyküyü bir araya getiriyor. Japonya’nın en parlak genç edebiyat yıldızının şaşırtıcı orijinallikteki çalışması.
“Yoshimoto’nun basit, şık tarzı Kazuo Ishiguro‘nunki ile kıyaslanabilir. Aşk ve sevdiğini kaybetme üzerine akıllıca yorumlar hayal ve gerçekliğin hafif bir dokunuşuyla bulaşıcı güzellikte bir yazı.”
-The Times-