Yazarlar ve kedileri bakmaya doyamadığım ve her baktığım da mutlaka gülümsediğim şeylerdendir hayatta. Ne de olsa, ne kitapsız ne kedisiz… Kitap ve kedi birbirinden ayıramadığım, en sevdiğim çiftlerden. Bu sadece benim fikrim değil elbette. Bilge Karasu’nun Ne Kitapsız Ne Kedisiz adlı kitabıyla artık birçok kedi ve kitap sever de aynı fikirde. Hoş Bilge Karasu’dan da önce kitap ve kediler hep birlikteydi ve görünen o ki hep birlikte kalacaklar. Doğal olarak da yazarlar ve kediler ne alemde diye düşünmeden edemiyor insan. Ne de olsa iyi yazarlar her zaman en çok okuyan yazarlardır. Bu okuma ritüellerinde yanlarına kıvrılan ya da ille de kitaplarının üzerinde rahatsız da olsa yatmaya çalışan kedileri var mıydı? İsimleri neydi? Tombikler miydi? Sahiplerine benziyorlar mıydı? Yazarlar ve kedileri fotoğraflarını gördükten sonra biraz daha emin oldum ki evet, uzun süredir birlikte yaşayan insan ve hayvanlar birbirlerine benziyorlar bir yerden sonra. Ben özellikle Ernest Hemingway ve kedisi “Nick”i çok benzettim.
Yazarlar ve kedileri
En başta elbette en sevdiğim Haruki Murakami!
Patricia Highsmith ve “Ripley”
Aldous Huxley ve “Limbo”
Samuel Beckett, “Murphy” ve “Watt”
Jean-Paul Sartre ve “Nothing”
William Faulkner ve kedisi
Truman Capote ve kedisi
George Bernard Shaw ve “Pygmalion”
Ezra Pound ve kedileri
Ernest Hemingway ve “Nick”
William S. Burroughs ve “Junkie”
Jorge Luis Borges ve “Aleph”
Neil Gaiman ve kedisi
Mark Twain ve kedisi
Stephen King ve kedisi
Ben de büyüyene kadar birçok kedi besledim. Ailem de kedi ve köpeklere (aslında özelliklere kedi cinsine) hayran olduğundan evimizde mutlaka ikisinden biri olurdu. Aslını isterseniz evdeki kedilerin sayısını bile hatırlamıyorum. Ancak isim konusunda tatlı tartışmalar yaptığımızı hatırlıyorum. Hatırladığım bazı isimler ise şöyle; Zeynel, Abidin, Pier, Sir Boris, Hüsamettin, Kedi, Pisi, Mırrı, Partlak, Bıyık, Yoğurt (simsiyah bir kediydi), Meyveli (üzerinde her renkten vardı neredeyse), Kibar, Narin, Nermin, Seme, Loopar, Fare, Osman, Biber, Zilli… Ve daha hatırlamadığım nicesi. Kedilerin özellikle kitap okurken üzerinize gelip yatması kadar keyifli bir şey olamaz galiba. Gün boyunca onları sevebilmek için peşlerinden koşsanız da asla yüz vermezler fakat elinize bir kitap aldığınızda onları hemen kitabın üstünde buluverirsiniz. Kitaplar aslında bildiğiniz kedi mıktanısı görevi görüyorlar bir yerde. O yüzden ne kitapsız, ne kedisiz!