“A room without books is like a body without a soul” demiş Cicero (gerçi bu lafı Cicero etmedi diyenler de var ama biz buna takılmayalım şimdi). Gerçekten de öyle değil midir? Bir arkadaşınızın evine gittiğinizde gözleriniz hemen kitap aramıyor mu? Benim arıyor. Görmediysem eğer büyük bir hayal kırıklığına uğruyorum. Kitapları sergilesin insanlar demiyorum katiyen ancak biraz yaşatsınlar. Sehpanın masanın üstünde dursun, arasında bir ayraç olsun en azından… Demişken aşağıdaki kitap köşelerine bir göz atmak lazım. Belki ilham alır, evi tekrar düzenlemeye koyulabiliriz. Sanırım ben tekrar bir kitaplık düzeni yaratacağım kendime…
Sevgili Lagerfeld’in kütüphanesi de zaten dillere destan. Onu da paylaşmadan edemedim.