Bram Stoker Dracula’nın yazarı olarak zaten ne kadar ilginç olduğunu çoktan kanıtlamış olsada hayatındaki birkaç şey öğrendikten sonra aslında yazarın çok daha ilginç bir insan olduğunu düşüneceksiniz. İlginç Yazarlar serisini başlatmama sebep olan bu yazarla ilgili ilginç bilgiler, İlginç Yazarlar yazı dizisi hakkında kısa bilgiden hemen sonra.
İlginç Yazarlar
Sevdiğimiz yazarların yarattıkları dünyalar içinde kaybolup gitmek bize her zaman çok zevk verirken, yazarların bu dünyaları yaratırken neler yaptığını ya da yapmadığını pek düşünmüyoruz. Düşünmüyoruz çünkü pek aklımıza gelmiyor. Aslında biraz buna kafa yorsak, kitaplarını soluksuz okuduğumuz yazarların hayatlarına da el atsak hiç fena olmayacak.
Elimden geldiğince yazarların hayatlarını yüzeysel bir şekilde de olsa gözden geçiriyorum. Bu yazma süreçleri hakkında az çok ipucu verebiliyor ancak asla yeterli olmuyor elbette. Bir de bazı yazarlar var ki bazen yazdıklarından daha ilginç hayatlara sahip olduklarını görüyorum. Bu da bana her zaman acaba yazar olmak için biraz enteresan bir insan mı olmak gerekiyor diye düşündürtmüştür. Bunları kafamda evirip çevirirken Kitaplık Kedisi’nde böyle bir yazı dizisi başlatmanın çok zevkli olacağını düşündüm. “İlginç Yazarlar” böylelikle doğmuş oldu. Bram Stoker’ın hayatını sizinle paylaşma isteğimin de oldukça fazla olduğunu söylemeden edemeyeceğim. Umarım siz de en az benim kadar keyif alırsınız bu yazılardan.
Bram Stoker bir komplo teorisyeniydi
Dracula adlı kitabıyla tanıdığımız ünlü yazar Bram Stoker, kanıtlayamadığı birçok komplo teorisi ile de tanınıyor. 1910’da yayınlanan Famous Impostors adlı kitabının “The Bisley Boy” başlıklı son bölümünde Kraliçe Elizabeth’in aslında kadın kıyafetleri giyen bir erkek olduğunu iddia ediyor. Bram Stoker’a göre gerçek Elizabeth 10 yaşlarında köyde tatil yaparken hastalanıp ölüyor. Kral 8. Henry ziyarete geleceğini bildiriyor ve mürebbiye panik yapıyor. Krala gerçeği söylemekten korktuğu için Bisley kasabasına gidip Elizabeth yerine geçecek bir kız çocuğu arıyor. Prensese benzeyen bir kız çocuğu bulamayan mürebbiye bir erkek çocuğunu kapıp getiriyor ve Elizabeth’in kıyafetlerini giydiriyor. Kral geldiğinde hiçbir şey farketmiyor. bundan böyle de Elizabeth, Bisley’den gelen bu çocuk tarafından canlandırılıyor. Bütün İngiltere de bu çocuğu Elizabeth olarak tanıyor.
Elbette Bram Stoker’ın herhangi bir kanıtı yoktu. İddiaları kendi ilginç çıkarımlarına dayanıyordu. Örneğin Kraliçe Elizabeth tüm gücüyle koruduğu bir sırra sahipti. Aynı zamanda peruklara çok düşkündü ki muhtemelen kelleşen kafasını saklamak istiyordu. Aynı zamanda hiç evlenmedi ve kendi hekimleri dışında bir doktora da görünmeyi reddetti.
Bir de Bram Stoker Elizabeth’in çok zeki olduğunu belirtmiştir. Bu da Elizabeth’in gizliden gizliye bir erkek olduğunun kesin kanıtıdır çünkü yazara göre kadınlar bu kadar zeki insanlar değillerdi.