Ayvalık restoranları diye iddialı bir başlık attım ama inanın yıllardır sadece birkaç yere gidiyoruz ailecek. Bu yazıda da herkesin en az bir kez mutlaka gitmesi gereken birkaç mekandan bahsedeceğim. Bu lezzet duraklarının biri yeni ikisi yıllardır insanları doyuruyor.
On altı yıldır Ayvalık’tayız, ailem buraya ilk yerleştiğinde her şeyi ve her yeri teker teker denedik. Tekne turlarından Cunda’daki lokmacılara, Ayvalık Tostu’ndan börekçilere kadar buranın tüm tatlarını büyük bir iştahla deneyimledik. Eh ailemde hem merak hem de doymak bilmez bir iştah olunca favori mekanlar, favori insanlar da hemen belirleniveriyor. Bu yazıda her yaz sektirmeden uğradığımız bir yerden, Aranan Köfteci Esat Özağra’dan bahsetmeden olmaz. Özellikle Ayvalık restoranları denince akla ilk gelenlerden!
Aranan Köfteci Esat Özağra 1965’ten bu yana hem köfteleri hem de zeytinyağlılarıyla Ayvalık sakinlerini ve turistleri doyuruyor. Ayvalık’a ilk yerleştiğimizde bazı mekanların fiyatları gözlerimizi yerinden çıkarmıştı. Saçma sapan fiyatlarla yediğimiz yemekler genelde hiç iyi değildi, bir de üstüne servis de beş para etmeyince yemeğe mi gittik paramızla rezil olmaya mı diye düşünmeden edemedik. Biri mi önerdi yoksa şans eseri mi bulduk Esat Usta’yı hatırlamıyorum ama dükkanına ilk gittiğimizde karşılaştığımız güler yüz hemen mutlu etti bizi. Hem Esat Usta hem yanında çalışanları o kadar iyi esnaflar ki bırakın Ayvalık’ı Türkiye’de böylesi bir yer olabileceği aklınızın ucundan geçmez. Bir de üzerine menüdeki fiyatları görünce şaşırmadan edemedik.
Her şeyden yediğimizi hatırlıyorum; kabak çiçeği dolması, piyaz, köfte, pilav, güveçte kuru fasulye, yoğurt, kelle paça ve mercimek çorbası… Şimdilerde menüye yeni tatlar eklenmiş ama bizim şaşmazlarımız hep köfte, piyaz, kabak çiçeği dolması ve Esat Usta’nın özel olarak yaptırdığı yoğurt. Zeytinyağı da Esat Usta’nın zeytinliklerinden geliyor. Piyazdaki zeytinyağına ekmeğinizi banmanızı öneririm. Zeytinyağı bitince garsonlardan birine biraz daha eklemesini rica edin, tabağınızı mis gibi zeytinyağı ile dolduruverir hemen. Köftesine zaten diyecek laf yok. Ama ille de servis! Esat Usta da yanında çalışanlar da illa bizi hatırlar ve hayatımızdaki gelişmeleri takip ederler. Eğer masada eksik bir insan varsa hemen onu da sorarlar ve mutlaka selam ederler. Eh durum böyle olunca Ayvalık’ta başka bir yerde yemek istemiyor insan. Bir kere gidin, siz de Esat Usta’nın müdavimi olacaksınız. Turist olarak Ayvalık’a uğramışsanız meyhanelerin o uçuk fiyatlarından sonra Esat Usta’nın fiyatları da mutlu edecek sizi, ama en çok da güzel hizmetleri. Demedi demeyin.
Gelelim önereceğim ikinci restorana; Şen Şakrak Şenol’un Yeri. Şu ismin güzelliğine bakar mısınız! Şenol Abi’yi de Esat Usta’dan tanıyoruz. Esat Usta’nın garsonlarından biri olarak tanıdık Şenol Abi’yi, abi dediğime bakmayın, genç bir adam bu. Sohbeti o kadar keyifliydi ki Esat Usta’ya ne zaman gitsek hemen onu arardı gözlerimiz. Duyduk ki kendi ev yemekleri restoranını açmış, hemen ona da gittik.
Restorana gider gitmez kuşları çarptı gözüme. Şenol Abi iflah olmaz bir kuş sevdalısı; kuşlarından bahsederken gözleri parlıyor resmen. Şansıma eşi ve kardeşi de restorandaydı gittiğimde. Bir baktım oturmuşlar iki kadın bamyanın başına, ayıkla babam ayıkla.
Canınız zeytinyağlı yemekler istediğinde buraya muhakkak uğrayın derim. Çorbalarından çeşit çeşit yemeklerine kadar hepsini afiyetle yiyeceğinize emin olabilirsiniz. Tertemiz!
Önereceğim son mekan da Cunda Adası’nın yıllardır kalitesini hiç kaybetmemiş nadir mekanlarından biri: Vino Şarap Evi. Şarap ve likör seviyorsanız Cunda’da gideceğiniz tek yer burası olmalı. Mekanın işletmecisi Reyhan Hanım likör üzerine bir kitap yazmış, likör aşığı bir kadın. Can Yayınları’ndan çıkan kitabı da en kısa zamanda sizinle paylaşacağım. (Likör Hikayeleri – Reyhan Yaman) Liköre ilginiz varsa muhabbet muhabbeti açacaktır emin olun. Şarapla gelen peynir tabağından özel olarak hazırladıkları köftelere kadar her şey enfes. Mekanın müzikleri de Cunda’da nadir rastlanan türden; bossa nova, jazz ve blues çalıyor sürekli. Meyhanelerdeki darbuka sesinden biraz uzaklaşmak isterseniz, çok hoşunuza gideceğine eminim.
Ayvalık’ı Ayvalık yapan havası ve denizinden çok kendine has mimarisi, tatları ve insanlarıdır. Bu Ayvalık restoranları da çok şey katıyor memleketin bu köşesine. Umarım bir gün yolunuz düşer. Keyifle!
