Woman In Gold, Klimt’in Peşinde Bir Film

Woman In Gold bu sene gösterime giren İngiliz-Amerikan yapımı bir film. Senaryosunu Alexi Kaye Campbell’in yazdığı filmi Simon Curtis yönetmiş ki Curtis’i My Week with Marilyn  adlı filmden hatırlayabilirsiniz. Gerçek bir hikayeden uyarlanan film, insanı bir yandan üzerken bir yandan umutlandırıyor.

woman in gold

Woman In Gold’un başrollerinde Helen Mirren ve Ryan Reynolds yer alıyor. Helen Mirren zaten izlemesi harika bir kadın, Ryan Reynolds da hiç fena iş çıkarmamış. Film Maria Altmann’ın gerçekten insanı şaşırtan hikayesine dayanıyor. Maria Altmann Los Angeles Amerika’da yaşayan Yahudi bir mültecidir. Avukatı Randy Schoenberg ile Avusturya hükümetine karşı yasal bir savaş açmıştır. Bu savaş ünlü ressam Gustav Klimt’in ikonik resmini geri almak üzerinedir ki bu resimdeki kadın Altmann’ın uzun zaman önce kaybettiği ve çok sevdiği yengesidir. Adele Bloch-Bauer I’in portresi olan resim İkinci Dünya Savaşı’nın hemen öncesinde Naziler tarafından akrabalarından zorla alınmıştır. Maria Altmann da yeni bir yasa ile resimlerin asıl sahiplerine iade edildiğini duyunca resmi geri almaya karar verir. Davasını yılmadan, her türlü zorluğa karşın yıllarca sürdürmüştür.

woman in gold

Woman In Gold ve kayıplar

Filmde Maria Altmann’ı tahmin edeceğiniz üzere Helen Mirren canlandırıyor, avukatımız da  Ryan Reynolds. Avusturya’nın resmi vermemek için yaptığı gıcıklıkları izlemek dışında bir de Altmann’ın geçmişe dönük hatıralarını da izliyoruz. Tahmin edebileceğiniz gibi bunlar berbat anılarla dolu. İnsanların çektiği onca acıya şahit olmak her defasında nefesimi kesecek kadar üzüyor beni. Gerçi ben biraz fazla duygusal bir insan olduğumdan bu geçmişe dönüşlerde olması gerekenden biraz daha fazla üzüldüm ama siz bu konuda söylediklerimi çok önemsemeyin derim. Yine de filmin mutlu bir film olmadığını anlamışsınızdır. Dolayısıyla güzel bir yaz akşamında moralinizi bozmak istemiyorsanız çok tercih etmeyin. Ancak birçok açıdan gayet iyi bir film Woman In Gold. Nazilerin savaş sırasında kaçırdığı onca resim asıl sahiplerine hala ulaşabilmiş değil ve bu tür davalar da insana umut veriyor. Bu gibi filmler sayesinde de adaletin yıllar sonra da olsa gelebileceğini görmek enfes bir şey. Kaldı ki dünyanın en çok bilinen resimlerinden birinin hikayesini dinlemek de her şeye rağmen çok keyifliydi. Şimdiden iyi seyirler!

Menüye dön