Pride 2014 yapımı bir İngiliz filmi. Sadece İngiliz filmi olması izlemeniz için bence yeterli bir sebep ancak LGBT tarihinden enfes bir kesit sunduğu için herkesin mutlaka izlemesi gerek. Hatta çoluk çocuk ailecek izlenmesi enfes olur!
Stephen Beresford tarafından yazılan ve Matthew Warchus tarafından yönetilen Pride Cannes Film Festivali’nde Queer Palm ödülünü kazanmış ve birçok ödüle de aday gösterilmiş. Film hem oyuncularıyla hem de işlediği konularla harika bir seyirlik olmuş. Gerçek olaylara dayanan Pride, 1984 yılında İngiliz madencilerin iş bırakma eylemleri esnasında bir grup lezbiyen ve gay aktivistin grevdeki ailelere yardım amaçlı para toplaması ve gelişen olayları konu ediniyor. Sonunda Lesbians and Gays Support the Miners kampanyasına dönüşen bu para toplama girişimi biraz ses getirmeye başlıyor ancak madenciler birliği grubun yardımlarını bir gay grup ile özdeşleştirilmek istemedikleri için kabul etmiyor. Pes etmeyen aktivistler Galler’de bulunan küçük bir madenci köyü olan Onllwyn kasabası ile direk görüşerek topladıkları para yardımlarını buraya aktarıyorlar. Bu da her iki topluluk arasında bir birlik oluşmasını sağlıyor. Elbette her şey güllük gülistanlık değil, amaçları sadece yardım etmek olan aktivistler birçok önyargı ve benzeri şeylerle uğraşmak zorunda kalıyorlar. Her şeye rağmen bu iki topluluğun birlikteliği başarıyla sonuçlanıyor. İnsanlık bir kez daha kurtarıldı diye seviniyor izleyenler (evet ben oluyorum o).
LGSM’in kurucularından Mark Ashton gibi bir insanı tanıyacaksınız en başta. Filmi izlemeniz için bir neden daha! Kısacık hayatında müthiş şeyler başaran bu adam herkese ilham verebilir. Bunun yanı sıra filmde o kadar hoş bir mizah unsuru var ki çoğu yerde kendinizi gülümserken yakalayacaksınız. Ben özellikle yaşlı bir teyzenin lezbiyenler hakkında duyduklarına ve bunlara inanmasına bayıldım! Ayrıca mahalle delikanlılarının kızları tavlamak için gay abilerinden dans dersleri alması da hayli iyiydi.
Filmi izleyip öğrenecek çok şeyimiz var. Bazen bir şeyi öğrenmenin en kolay yolunun filmlerle olabileceğini düşünüyorum. Ancak bir şey öğrenmeye niyetiniz yoksa bile izleyin siz bu filmi. Hazır havalar da soğumuşken içinizi ısıtacak emin olun. Keyifle!